Uzun süredir yazamıyorum; tez çalışması, yorucu geçen günler ve bilgisayardan uzaklaşma isteği bunun nedeni olabilir.

Bugün yazmaya karar verdim, çok güzel bir başlıkta iki konuya değineceğim.

Çölleşen ülke. Küresel ısınma, kesilen ağaçlar, yayılan gazlar, sanayileşme derken, ülkelerin ve hatta ülkemizin çölleştiği gerçegi ile karşı karşıyayız. Tehlike o kadar büyük ki sıcaklık artışının devam edeceği ifade ediliyor. Kutupların eriyeceği, Avrupa’da kış mevsiminin yerini sıcak yazların ve yoğun sağanak yağmurların alacağı, deniz seviyelerinin yükseleceği öngörülüyor. Çok uzakta değil, belki 40 belki 50 sene sonra!

Yazının yazıldığı günlerden zihnimde oluşan bir yorumla bitirmek istiyorum. Bir ülkede mühendislik yalnızca sözle yürütülüyorsa, uygulamadan uzaklaşıyorsa, orada ciddi bir eksiklik söz konusudur. Gerçek mühendislik, hesapla, planla ve doğaya duyulan saygıyla yapılmalı. Aksi halde, çölleşen yalnızca toprak değil; fikirlerimiz olur.