Günümüzde neredeyse her şehirde kentsel dönüşüm adı altında projeler yapılmaya başlandı. Görünen amaçlar arasında; küme çalışması tadında bloklar oluşturmak, bir (1) sene içerisinde değilde iki (2) sene içerisinde tıkanacak yollar yapmak, mini mini parklar bahçeler oluşturmak listelenebilir.
Tabii ki kentsel dönüşümün inanılmaz faydaları da vardır ancak görülen veya algılanılanın yerine çeşitli önerilerimi paylaşmak istiyorum.
Kabul etmek gereken çok önemli bazı noktalar bulunuyor. Şehirlerimiz dengesiz bir şekilde büyüyor. Tabii ki bir zamanlar bazı planlar doğrultusunda büyüme hedeflenmiştir. Ancak şehirlerimiz sadece hormonlu değil aynı zamanda dengesiz besleniyor. Felaket senaryoları düşünülmüyor. Büyüme hedefleri arazi fiyatları ve büyük müteahhitlerin eğilimleri doğrultusunda şekilleniyor.
Bence bu durum sadece muhtemel felaketlerin sonuçlarını ağırlaştırır! Şehirler büyüdükçe imkan sunmak yerine eziyet haline geliyorsa burada durup düşünülmesi gerekir! 😄
Olması gerekenleri listelemek kısaca ütopya tanımı yapmak her zaman kolay olandır. Kolay olanı seçtiğimden değilde hayalini kurduğumdan örnekler vermek istiyorum.
- Yeşil olmayı yaşanan yer, yemyeşil … Bir kaşık bahçe değil, 10 metre park değil alabildiğine huzur dolu yeşil alanlar olmalı yaşanan yerde. Ürettiklerimiz ile kirlettiğimizi doğanın temizlemesine imkan vermek gerek …
- Deniz yok diye her köşe başına musluk grubu şeklinde havuz yapılmamalı …
- Ulaşım her vatandaşın bir arabası olmasını değilde gidilmek istenen her yere ulaşmaya imkan verecek toplu taşıma ağlarına yüklenmeli.
- Şehrin altı labirentler ile dolmalı, iki tane trafik ışığı için alsaft ziyan olmamalı … Yağmur yağdığında bağlantılar kopmamalı …
- Şehre uzaktan bakıldığında gökdelenler ile gecekonduların cepheleri değil de uyum ve pürüzsüzlük görülmeli.
- Alışveriş merkezleri ile kurukalabalıklara davetiye çıkarılmamalı …
- Sadece merkezlere değil şehrin çoğu noktasına alternatif yollar olmalı.
- Felaket senaryolarına hazırlıklar tam olmalı.
- Eğitim, sağlık, sanat, eğlence ulaşılabilir olmalı.
- Şehir kendine, sakinleri birbirine yabancılaşmamalı …
Günümüzde en kolay olan liste yapmak herhalde. 😄 İstemek ve hayal etmek bedava, en azından şimdilik 😄
Tabii ki bunların nasıl yapılacağını veya hangisinin gerçekte yapılması gerektiğini değil de benim bu listeye yakınsama için önerimi paylaşacağım.
- Öncelikle günümüz kentsel dönüşüm yaklaşımlarından olan “herkesi kutu gibi bloklara taşıyalım” projesi doğrultusunda hareket edilmeli. Özellikle yukarıda paylaştığım listeye uygun ve kritik bölgelerde olanları ivedilikle bu bloklara yerleştirmeli.
- Sonrasında ise boşaltılan bölgelerde belirlenen değişikliklere başlanmalı.
- Değişikliklerin tamamlanması ile belirlenen bölgeye geri dönme imkanı olanlar bloklardan tekrar yenilenen çevreye taşınmalı.
- Sırasıyla her bir bölge için ihtiyaç duyuldukça kutu bloklardan yapılmalı,
- Dönüşüm sonrası geri dönme imkanı olanlara öncelik verilmeli yoksa yönlendirilmeli,
- Dönüşümün tamamlanması ile kutu bloklar yıkılmalı. 😄
Kısa veya mantıklı bir çözüm gibi gözükmeyebilir ancak zaten mevcut yapıyı düzeltmek adına bir öneri. 😄