Bir süre reklamlarda da yer almıştı. Robert Bosch’un yaklaşımını ifade eden bir söz;
İnsanların güvenini kaybetmektense para kaybetmeyi tercih ederim.
Bir tercih söz konusu. Güven ve para arasında bir tercih. Cümleye bakıldığında ve çok basit bir yaklaşımla değerlendirildiğinde bu sonuç çıkarılabilir. Bu sözü söyleyen kişi güven kaybetmektense para kaybetmeyi tercih ediyor. Bence bu bir sadece tercih olmamalı, bir yaşam tarzı olmalı.
Peki reklamlarda bile kullanılan bu söz günümüzde nasıl algılanıyor?
- Ya abi napıosun yaa bırak boşver yaa biri gider biri gelir, bu adam olmaz başkası güvenir dert ettiğin şeye bak yaaa …
- Kardeş, o insan karnını doyurabilir mi, doyurmaz ama para karnınıda doyurur evinide ısıtır.
- Şimdi biz bu işi 3-5 lira daha ucuza mal etsek daha iyi olmaz mı ? Sonuçta bir şekilde hizmet vericez, iş yapıcaz dert etme …
- Ticaret bu, az ver çok al.
- Alıcı bizi seçerse bizde bu var …
Yani, kısaca, biz bu cümleyi hangi hale getir mişiz ?
Para kaybetmektense; insanıda, güvenide kaybederim, ahlakımı da …
Anlatılmak İstenen
Aslında anlatılmak istenen basit. Eğer bir hizmet, bir ürün söz konusu ise; hakkını ver! Üründe veya hizmette istenmeyen bir durum oluştuğunda sorumluluğu al. Çünkü sen, sana hizmetini veya ürününü almak üzere gelen kişiye karşı sorumlusun.
Kaliteli ve doğru iş yap ki hizmet etme ayrıcalığına layık ol.
Hizmet etmek bir ayrıcalıktır ve zordur. Bir kişiye ve topluma hizmet veya ürün sunmak al gülüm ver gülümden öte bir iletişim olmalıdır.
Farklı Bir Bakış
Aslında bu söze çok ama çok farklı bir bakış açısı ile yorum yapmak istiyorum. Günümüzde geldiğimiz nokta o zamanın şartlarına göre çok farklı. Artık üretim ve hizmet sektörlerinde ön çalışmalar, piyasa araştırmaları vb pek çok inceleme yapılıyor.
Böyle imkanlar ve ön çalışmaların olduğu bir yerde, artık, hizmet ve ürün sıfır (0) hata hedeflenerek planlanmalıdır. Öngörülerin bu kadar güçlendiği bir ortamda, her duruma yönelik planlar hazırlanmalı ve uygulanmalıdır. Bu planların hedefi, sadece ve sadece, son noktaya veya noktalara hizmeti veya ürünü en iyi şekilde ulaştırmak olmalıdır.
Dolayısı ile kaybedilecek para olmamalı, en iyi şekilde hizmet vermek veya ürün çıkarmak için harcanacak para olmalıdır.
Son Söz
Ütopya denen bir kavram var. Ben işte oraların adamıyım sanırım. İnsanların en iyi için, birbirleri için, gelişmek için ve daha iyiye ulaşmak için çabaladıkları olmayan bir dünya …
Bir yaşam biçimi olması gereken bu söz günümüzde, yine, insanların işine geldiği biçimde uygulanan bir yönergeye dönüşmüş … Ne benimsenmiş ne de uygulanmış. İçinden anahtar kelimeler seçilmiş ve uygun yerlere yerleştirilmiş.
Olaylardan yola çıkarak tepkisel bir yazı bu; ne kitleler hedef, ne kişiler, ne de şirketler …