Zaman Yönetimi ve Beklenmedik Gelişmeler

Zaman yönetimi, başlı başına bir konu, bir ders ve hatta çözülemez bir problem olarak değerlendirilebilir. Ancak, kısıtlı bir süre ve mekana sıkışan yaşantımız çerçevesinde “zaman yönetimi” konusu ele alındığında çözülebilir bir problem olmalı. Değil mi? 😄

Beklenmedik gelişmeler diye bir tanımlama yapınca, beklenen gelişmelerin ne olduğunu ve nasıl farklılaştığını belirlemek gerekiyor. Beklenen gelişme, olağan sürecin sonunda oluşacak durumlar olarak sabitlenirse, bunun dışında kalan her şey beklenmedik gelişmeler olur sanırım.

Ne kadar basit bir yaklaşım, değil mi?

Aslına bakılırsa, zaman yönetiminde bir problem varsa, bunun nedeni genellikle beklenmedik gelişmelerdir. Tüm bu değerlendirmeleri de bu yaklaşımdan yola çıkarak yapıyorum. Normal koşullarda zaman yönetimi için çeşitli yaklaşımlar var ancak sürekli olarak ortaya çıkan beklenmedik gelişmeler zamanın yönetimini zorlaştırıyor ve hatta yönetilemeyen zaman dönüşümüne neden oluyor.

Nedir beklenmedik gelişmeler? Çok sayıda olay ve/veya durum bu kategoride değerlendirilebilir, hastalık, kapsayıcı bir şekilde (ekonomik, siyasi, insani vb.) sıkıntılar, yüksek beklentiler, az zamanda bitirilmesi gerekenler vb.

Amacım, her iki kavramı da detaylandırmaktan ziyade, aralarındaki bağlantıyı kurmak.

Özetle, kişinin zaman yönetimi problemiyle başa çıkabilmesi için öncelikle temel içsel koşulları sağlaması gerekir. Bunlar; iç huzur, tatmin, hayaller, umut ve hevestir.

Beklenmedik gelişme ise işte burada belirttiğim uygun bireysel ortam koşullarının kaybedilmesi. Kişi, temel koşullarında, ki bunlar aslında içsel kavramlar, eksiklik hissediyorsa ne zamanı yönetebilir ne de beklenmedik gelişmeler karşısında bir duruş sergileyebilir.

Kişisel gelişim kitabından bir bölüm gibi oldu, farkındayım! 😄

Licensed under CC BY-NC-SA 4.0
Son güncelleme 07 Ağu 2016 11:32 UTC
comments powered by Disqus
Hugo ile oluşturuldu.
Stack teması Jimmy tarafından tasarlandı